Latife latif olsa gerek!
Rivayet Mevsuk hocadan. Dünyanın en büyük hadis hocası
olarak ün savan (kerameti kendinden menkûl) bir üstadımız, Edebiyat
Fakültesi’nde asistanlarını azarlıyor, kızıp bağırıyor, eşek oğlu eşekler gibi
pek de küfür sayılmayacak iltifatlarda bulunuyormuş. Nihat hoca onu
yatıştırıyor:
-Kızmayın be hocam, hoş görün ne de olsa sen onların
büyüğüsün! diyormuş.
Ben o değerli hocamızın Erzurum’da İşletme Fakültesi amfisinde
bir konferansına katılmıştım. Kim olduğunu bilmiyordum. Hoca konuşuyordu. Salon
dolu sayılırdı, bir ara ön sıralardan üç beş kişi çıktı. Çok da dikkat çekici
bir durum yoktu.
Fakat ne olduysa bir anda hocanın asabı bozuldu. Hoca hiddetlendi,
bağırdı, çağırdı ve konu kendi kerametini anlatma şekline dönüştü:
- Siz benim kim olduğumu biliyor musunuz? Bu kravatı falanca
emir bizzat kendi eliyle taktı.
-Bu saati falanca kral hediye etti… türünden epey bir şeyler
sıraladı. Meğer hoca o çıkanların çıkışını kendisine saygısızlık anlamış. Kadir
kıymet bilmezlere bir ders vermek istemiş.
Allah rahmet eylesin!
Ne de olsa büyüğümüz!
01.05.2012
Garibce
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder