Biz her bir şeyi birbirine karıştırmada epey bir mahiriz galiba.
Gelenek elbette iyi bir şeydir. Hiçbir şey geleneksiz varlığını
sürdüremez.
Lakin biz geleneği patinaj ile karıştırıyoruz.
Bizim oğlan Bina okuyor, dönüp dönüp gene okuyor… ya biz onun ne güzel
takdire şayan bir şey yaptığını düşünüyoruz. Oysa ki bizim oğlan resmen ve
alenen patinaj yapıyor.
Yolda olmak hayati bir şey. Ama insan yola niye girer? Yolda yol almak
için değil mi?
Biz öyle yapmıyoruz, galiba tembellikten mi yoksa aklımızın
basmamasından mı, yolda yol almak yerine yola baş koymakla, yola kalıbımızı
basmakla iftihar ediyoruz.
Yolda yol almak demek, her an mevcut üzerine yeni bir adım atmak
demektir.
Bugün Bina okuyorsan, yarın olunca Bina okumanın dünde kalması demek.
Eğer dünün yarınında yani bugün gene Bina okuyorsan bil ki yolda yol almıyor,
patinaj yapıyorsun demektir. Bari bunun farkında olsak diyorum.
Patinaj tekerleğin daha da hızlı dönmesi demektir. Yani zaman ve imkan
yolda yol alan kadar harcanmakta ve fakat hep kişi yerinde saymaktadır. Bir an
evvel bu patinaj şartlarından kurtulmak ve yola koyulmak lazımdır.
Ama tekerleğin mücerred dönüyor olması aklımızı başımızdan almaya
yetiyorsa o zaman yapılacak bir şey yok demektir.
Dün deden Bina okuyordu. Bu gün sen okumaktasın. Merak etme bu gidişle yarın
da senin oğlun kızın ve bir sonraki gün de torunların aynı şekilde aynı şeyi
okumaya devam edeceklerdir.
Benim bildiğim gelenek, hep bidatlerle varlığını ileri taşımıştır.
Düşünün, tarihe bakın.
Vaktiyle bidat sayılan görüşler zamanla geleneğin en vaz geçilmez
unsurları oluvermişlerdir.
Şahıslara bakın. Vaktiyle bid’atçı olmakla yargılanan niceleri bugün geleneğin
en büyük imamları arasındadır.
Bu gelenek bugün de ileriye gidecekse, patinajdan kurtulması ve yeni
adımlar atması gerekmektedir.
“Eski hal muhal, ya yeni hal ya izmihlal!”
Dua ile!
08.04.2018
GARİBCE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder