Bir bedevi araba, “Muhammed’in peygamberliğini nasıl anladın?” diye
sorulduğunda şu cevabı vermiştir: “Muhammed neyi emretti ise, akıl, ‘O bunu
yasaklasa daha iyi olurdu!’ demedi. O neyi yasakladı ise akıl, ‘O bunu
emretseydi daha iyi olurdu!’ demedi.” (İbn Kayyım, Miftâhu dâri’s-seâde,
II, 6)
قال بعض الاعراب ، وقد سئل : بماذا عرفت أن محمدا رسول الله ؟ فقال : ما أمر بشيء فقال العقل : ليته
نهى عنه، ولا نهى عن شيء فقال العقل :
ليته أمر به.
Ömrü develerinin ardında vaha vaha
dolaşan bedevi aklını kullanıyor ve aklına ışık tutacak hidayeti buluyor.
Biz ise aklımızı heva ve
heveslerimizin peşinde sürüklüyoruz. İhtiraslarımız aklımızı perdeliyor.
Sonunda ışığı olmayan aklımız karanlıkta kalıyor ve görür iken görmez oluyor,
tartar iken tartmaz oluyor.
Allah da aklını kullanmayanların
üzerine pislik boca ettiğini söylüyor. (Yunus 10/100)
Hadi hayırlısı!
Yahu akıl sen ne imişsin be!
Kullananın elinde düze çıkarırsın,
yolda yol aldırırsın.
Kullanmayanın elinde başta bir yük
olursun.
Kiminde patinaj yapar, kiminde sıyırttırırsın.
Kiminde birinci/ ilk hâdî (yol
gösteren) olarak sana mikyas/ölçem olacak hidâyete götürürsün. Ve sen ne aziz/
değerli bir şeysin.
Ve bu halinle sen başımızda taşınmaya
ne kadar da layıksın.
Dua ile!
12.10.2019
GARİBCE
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder