14 Şubat 2014 Cuma

Tesmau’l-muaydî…


Faruk hoca anlatıyor: Zaman gazetesinde Fıkıh Köşesi’ni yazmaya başladığım sıralar diyor, bir hayli çalışıyordum. Yazılar da epey bir ses getiriyordu. Birinde sırf benimle tanışmak için ta Kayseri’den Ahmet Coşkun hoca gelmiş ve beni görünce; “O yazıları yazan Faruk Beşer sen misin!?” dedi diyor. Belli ki beni görünce hoca epey bir hayal kırıklığına uğramıştı diye de ekliyor. Hani daha tıfıl sayılabilecek genç bir yaşta karşısında beni görünce hoca nasıl birini bekliyordu ise inkisarı hayale uğradı diyor.
Doğrusu bu ve benzeri hatıra çoktur.
Tesmu’l-Muaydî hayrun min en terâhu.
“Muaydî’nin ününü  işitiyor olman, kendisini görmenden daha iyidir” demiş Araplar.
Bizzat benim de benzer duygularım olmuştu, Bekir Topaloğlu ile ilk karşılaşmamda.
Azeri öğrencimiz Eldar, ben kendi öykümü anlatınca  o da bana: “Hocam, benim için de aynı şekilde siz öyle oldunuz.” demişti.
Şimdi yazı esnasında Çanakkale İlahiyat’tan bir kız öğrenci geldi, İsmimi görünce “Aaa! dedi, “Mehmet Erdoğan siz misiniz!”
“He!” dedim. “Hayal kırıklığına mı uğradın!”.
“Yok!” dedi “ama ben sizi daha genç hayal etmiştim”.
Takıldım ve “Yani yaşlı mı demek istedin” dedim. “Bak bunun yerine ‘Sizi daha olgun buldum’ da diyebilirsin ve o zaman aynı anlama gelse de bu söz daha çok hoşuma gider! dedim.
Yemekte de gene benzer laf açıldı. Bir Hocamız (A.Y.) “Hocam dedi benim için de hep aynı şey oluyor. Beni görenler, ‘Hocam, yazdıklarınızdan sizi daha ciddi sanıyorduk… Ama gördük ki pek öyle değilmişsiniz’ diyorlar” dedi.
Söz, peygamberimizin bir ışık huzmesi halinde temsiline geldi. Ben, aslında peygamberimizin de bir insan olarak resmedilebileceğini ancak bunun pek çoğu için hayal kırıklığına müncer olabileceğini söyledim. Çünkü her insan peygamberini kendince yüce bildiği eşkal üzere tahayyül eder ve zihninde öyle canlandırır. Somut tarihi bir şahsiyet değil de herkesin kendi hayal dünyasında tahayyül etmiş olduğu soyut bir peygamber imgesi insanlara daha yakın ve munis gelir. İslam Ümmeti de sanırım bunun farkında olmasının bir sonucu onu bir şekilde resmetmeye yanaşmamış, resmetmeye çalışanlara da prim vermemiştir.
Ancak bu anlayış, bir insan olarak Hz. Peygamberimizi hâşâ Allah gibi algılama gibi bir sonuca da götürmemeli.
Dua ile!
14.02.2014

GARİBCE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...