Bugün güne uyandım
Pencereye dayandım
Her yerde bembeyaz kar
Hem şiddetli rüzgar var
Ara yollarda hiç iz yok belli ki kapalı
Arabalar gömülmüş üzerleri
kar kaplı
Ee ne olacak şimdi diye geçirdim içimden
Geri kalmak mı asla olamazdı işimden
Şimdi göze almak hem gidişi hem gelişi
Evden yola çıkmak değildi pek akıl işi
Neyse ki düştük yola bekledik durakta
Esiyordu buz kesiyordu soğuk sokakta
Geldi otobüs bindik düştük yola
Çok geçmedi döndük konvoya
Gıdım gıdım ilerlerken yoldan
Bir araba koç gibi vurdu
soldan
Sağlam çıktı Alman malı zarar yok
Bizimkisinin yanı çöktü zarar çok
Adam verdi üç yüz lira çekti gitti
Böylece kaza kavga etmeden
bitti
Sonunda yetiştik beş geçe de olsa derse
Talebenin gözü patlardı hoca beklerse
Baktım sınıf bomboş ardımdan geldi bir kız
Dedim eller mi yoksa biz mi akıllıyız
Hani bir kral varmış demiş ki kahini
Bir yağmur yağacak deli olacak içeni
Kral sarnıç yaptırmış saraya aklınca
Kurtaracakmış ailesini yağmur yağınca
Dediği gibi gün gelmiş yağmur yağmış
O sudan içen cümle ahali hep delirmiş
İçeridekiler akıllı ya şimdi kral sevinmiş
Halkımı değilse de ailemi kurtardım demiş
Lakin ahali toplanıp bakın demiş delilere
Nanik yaparlarmış içerdekilere habire
Bir gün beş gün sürmekteymiş hep böyle
Saray halkı nasıl dayansın buna öyle
Sonunda demiş kral getirin şu suyu
Biz de içelim de bari bulalım huzuru
Aklın yokmuş deliymişsin ne gam
El ile gelen derler düğün bayram
İşte böyle ben anladım da yerimiz
Bizim kız hala diyordu akıllı biziz
Unuttum demesini bu kız Almanya’dan
Bir kız daha geldi o da Endonezya’dan
Bir de misafirleri vardı Fransa’dan
Yoktu içeriden üçün üçü de dışarıdan
Şaka maka bir yana işler hep böyle olur
Yarıyılın başlaması ile bitişi bir olur
Ağa bir yoz (yüz koyun) teslim etmiş çobana
Demiş al güt bunları emanettir sana
Çoban altı ay sonra gelmiş ağaya
Bir elinde de dayanıyormuş asaya
İçi dolu yoğurt bakraç bir elinde
Hesap için sözü geveliyor dilinde
Eee demiş ağa söyle yoz nerede
Hani ortada pek yoklar görünürde
Ağam demiş çoban dili
çözülmüş
Bir bir koyunların hesabını vermiş
Demiş yağmur yağdı gök çatladı
Yetmiş ikisinin birden ödü patladı
Karnım acıktı onunu verdim kasaba
Koca ağasın onunu katma hesaba
Sisli bir gün idi kurt yedi birisini
İnanın diye aha getirdim derisini
Eee demiş ağa dahası, yok mu başka dolan
Koskoca yozdan yok mu bize hiç kalan
Olmaz mı demiş çoban aha pir hakkı
Ağzına kadar dolu bakraç ağamın hakkı
Uzatmış ağaya yoğurdu çoban sırnaşık
Belli ki bu işlerde mahir evvelden alışık
Ağa küplere bindi uzattı aldı yoğurdu
Sıktı dişlerini içinden küfürler savurdu
Olan olmuştu küfretmek şimdi ne diye
Meğer kümesi emanet etmişti tilkiye
Sıfıra müncer olmuştu koca sürü onca
Aldı yoğurdu kafasından aşağı etti boca
Bembeyaz oldu yoğurtla çobanın eli yüzü
Ama yine de ışıldıyordu hinlikle gözü
Ağam dedi gördün ya defteri kitabı
Yüzümün akıyla nasıl verdim hesabı
İşte onun hesabı bizde de eğitim öyle
Bir bakmışsın dönem bitmiş şöyle böyle
Ders kayıt haftasıdır gitti mi bir
Bir hafta da bunun uzatması gelir
Vizeden önce bir hafta çalışmaya ayır
Vizeden sonra bir hafta ziyaret olur
Finalden öncesi için ayrı bir ayar
Bir de devamsızlık hakkı, Allah var
Hoca dediğin baştan yapmaz yoklama
Ders seçerken işi almak lazım sağlama
Yapsa da olmalı anlayışlı hakikaten
Öylesi hocalar on üstünden on zaten
Garibce der bizde işler böyle gider
Kim akıllı kim değil gayrı sen haber ver
Dua ile!
11.02.2015
GARİBCE
Üstadım, önceki mesajımda bir kelimeyi yanlış olarak kullanmışım. İşbu ikinci mesajımı esas almanızı temenni ederim. Selamlar.
YanıtlaSilDeğerli üstadım,
Şiirleriniz için eline, diline ve dingin gönlüne sağlık.
Yazılarınızı günü gününe okuyor ve sabırsızlıkla takip ediyorum.
Şiirleriniz hakkında okuyucuların yorum yapmaması üzerine, bu satırları yazmak sorumluluğunu hissettim.
Değerli üstadım,
Mâlumu âlîniz olduğu üzere, İslam kültür tarihinde ilim adamları, özellikle temel İslam bilimleriyle uğraşan âlimlerimiz şiirle meşgul olmuşlar ve hatta Kelam, Fıkıh, Ahlak ve Tasavvuf alanında bazı muhtasarlar ve temel eserler şiirle yazılmış (nazma çekilmiş) veya manzum bir şekilde tercüme edilmişlerdir.
Kendi fıkıh tarihimizde de İbrahim b. Mustafa b. Alişîr el-Melifdevî (el-Müleyfedevî) (ö. 1340) (Nazmü'l-hilâfiyyyât Tercümesi), Devletoğlu Yusuf (ö. 828/1424), (Manzum Fıkıh Tercümesi), Molla Hüsrev, Şeyhülislam Ebüssuûd Efendi ve Şeyhülislam Yahya Efendi başta olmak üzere, hemen hemen bütün fakihler şiirle az veya çok meşgul olmuşlardır.
Zât-ı âlînizi öncelikle bu kültürel geleneğimizi devam ettirdiğiniz için cân-ı gönülden tebrik ediyorum.
İkinci olarak ilmi, irfanı, hicvi ve güzel Anadolu Türkçesiyle Develi’nin yetiştirdiği Seyrânî ustanın yolundan giden, yeni ve çağdaş bir Seyrânî’nin doğduğunu görmekten büyük bir mutluluk duymaktayım.
Ey Develililer, Ey Everekliler! Müjdeler olsun size! Yeni Seyrânî’niz artık Garibce’dir.
Ey Kayserililer! Sevinin ve kulak verin Yeni Seyrânî Garibce’ye!
Değerli üstadım!
Ancak bu da yetmez! Almanızı istediğimiz bir mesafe daha var.
O da çağımızın Yunus’u olmanızdır.
Derin ilminiz, dingin gönlünüz ve kelimü’t-tayyib olan fasih diliniz sizi milletimizin ve kültürümüzün Yeni Yunus’u yapmaya yetecek zenginliktedir.
Cenab-ı Hak’tan size sağlık, sıhhat ve huzur içerisinde nice muhalled eserler yazmanızı niyaz eder, selam ve muhabbetlerimi sunarım efendim.
Ferhat Koca
12.02.2015
Ferhat hocam, bizi bahtiyar ettiniz. Çok teşekkür ederim. İhtiyacım vardı. Adresi bulup bulamadığından emin değildim.
YanıtlaSilMiray Erva:
YanıtlaSilBunu Söylemek takdir etmek haddime değil belki ama çok değerli hocalarsınız! Sizinle tanışma şerefine henüz nail olamasam da "Garibce" nin yeri ben de ayrı...Yazılarınızı şiirlerinizi büyük bir ilgiyle okuyup takip etmekte ve arkadaşlarıma da tavsiye etmekteyim. Ferhat Hocamı birebir tanıyorum sizinle tanışmak da nasip olur inşallah. Kendisi yine haddim olmayarak söylüyorum çok zarif bir gönle sahip, samimi, fedakar vefakâr bir kişiliğe sahip yine o yönünü göstererek şiirleriniz hakkında yorum yapılmıyor diye ince düşünerek çok değerli güzel yorumlarda bulunmuş. Ne güzel bir arkadaşlık onun da ötesinde dostluk... Rabbim bizlere de nasip etsin . Aklıma sizin de Ferhat hoca hakkında Yazdığınız bir yazı vardı o geldi, çok değerli kelamlar bunlar. Rabbim sizler gibi ilim irfan sahibi zarif gönüllü hocaların sayısını artırsın bizleri de nasipdar eylesin. Ufkumuzu açan, bize yeni fikirler sunan edebi zevk veren, tüm yazılarınız, düşünceleriniz, tesbitleriniz, şiirleriniz için çok ama çok teşekkür ediyorum. Ayrıca Ferhat hocanın böylesi güzel duygu düşünce ve temennilerini bizimle paylaştığınız için bilhassa teşekkür ediyorum. Zira Ferhat Hocam'ın adını görmek beni çok mutlu etti. Allah Razı olsun. Hayırlı Akşamlar dilerim Hocam...