11 Aralık 2013 Çarşamba

Çekim alanı içinde yamuk pusula olmak!


Birkaç sene önce MR çekilmem gerekiyordu. İlk kez çekilecektim ve yanımda kimse yoktu.  Ne menem bir şey bilmiyordum. Yatırıp dev bir aletin içine sokacaklardı. Ceketimi çıkardım. Uyanığızdır da hani ya ceketimin iç cebindeki cüzdanımı her ihtimale karşı sağlama alayım diye arka cebime koydum.
İki gün sonra alış verişe gitmiştik ve epey bir şey almıştık. Kredi kartını çıkardım, bu çalışmıyor dediler. Evde yedek kart vardı onu getirerek ödemeyi yapabilmiştik hatırladığım kadarıyla.
Bir iki gün sonra bu kez başka bir kart lazım oldu, onu kullandım. O da çalışmadı. İşte o zaman dank etti, akıl başa düştü. MR’ın M’si Manyetik Rezonans’ın M’si idi ve dolayısıyla benim cüzdanımda bulunan bütün kartlar manyetik alandan etkilenmiş ve hepsi bozulmuştu.
Malum pusula her zaman kuzeyi gösterir ve onun marifetiyle insanlar gidecekleri yönü bulurlar. Ama bunun doğruyu göstermesinin şartı herhangi bir nesnenin çekim alanı içinde olmamasıdır. Aksi takdirde kuzey diye çekim alanının yönünü gösterir ve insanın kıblesi, ardından da feleği şaşar.
İmdi, hepimiz İslam adına konuşuyoruz. Acaba bu konuşmalarımızda ne kadar doğruyuz ve ne kadar eğriyiz. Hâşâ bilerek eğri olmaktan Allah’a sığınırız ama mensup olduğumuz ve kendimizi ait hissettiğimiz çıkar hatta dayanışma grupları içinde o çıkar ya da dayanışma grupları hakkında doğru görüşümüz olabilir mi, yoksa pusulanın çekim alanı içinde cazibesine kendisini kaptırdığı nesneye işaret edecek şekilde bir sapma olur mu?
Mesela birdevlet memuru, devlet aleyhine sahici eleştiriler geliştirebilir mi?
Bir hükümete yakın biri hükümeti eleştirebilir mi?
Bir cemaat ya da tarikat mensubu, cemaat ya da tarikatla ilgili sağlıklı değerlendirmeler yapabilir mi?
Bizim atalar bu gibi işleri irfan ile götürürlerdi: "Gavurun ekmeğini yiyen gavurun kılıcını çalar” derlerdi.
Bu itibarla İslam adına konuşacak kimselerin bu gerçekliği dikkate alarak çekim alanına girecek ve cazibesine kapılacak şekilde hiçbir makamın, mevkiin, partinin ve de tarikat ve cemaatin etki alanına girmemesi, onlara karşı borçlu duruma düşmemesi zannımca gerekli bir durumdur.
Özgürlüğün bir bedeli olmalı.
Dua ile!
11.12.13

GARİBCE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...