11 Kasım 2013 Pazartesi

Kafaya taktık, beraber yattık beraber kalktık!



“Sokrat’a birisi hakkında “Seyahat onu hiç değiştirmedi” demişler. Oda “Çok doğal, çünkü kendisini de beraber götürmüştür” demiş.
Bir başkası da şöyle demiş: “Ülke değiştirmekle kıskançlık, cimrilik, kararsızlık, korku, tutku bizi bırakmaz. Keder, atımızın terkisine binip gelir” (Horace)
(Alev Alatlı, Batıya Yön Veren Metinler, II, 695, İlke Eğitim ve Sağlık Vakfı Kapadokya MYO, 2010)
Bu ikinci yazıdaki “keder”i önce kader okumuşum. Sonra baktım keder yazıyor. Keder yerine kader olsaydı uyar mıydı, diye düşündüm. Belki uyardı ama genel bağlamına uygun düşmezdi.
Her iki söz de bana hikmetli geldi.
İnsanlar, sorunlarını kendi içlerinde bitirmedikçe, köşe bucak ondan kaçmakla kendilerini onların esaretinden kurtaramazlar.
Kafaya taktığımız her şey, kafa bizimle olduğu sürece biz nereye gitsek onlar da  bizimle olacak demektir.
“Halının altına süpürmek” diye de bir tabir var.
Ortada bir pislik var, giderilmesi gerekiyor. Ama üşengeçlik, acelecilik, azimsizlik, tembellik gibi bizde olan kusurlar yüzenden ondan sonsuza dek kurtulma imkanı varken, kolaycılığa kaçıp geçici bir süre göz önünden uzaklaştırmış olmak o problemle er geç yeniden yüzleşmek gerçekliğinden bizi kurtarmıyor.
Hele problem birde halının altında kuluçka evresini tamamlama kabilinden, vaktinde çözülmediği takdirde çoğalma istidadı gösteren türden bir bela ve pislik ise.
Siz kaçın, ama ne hazin ki kafa sizinle. Sorunlar ise onun içinde.
Bu durumda sorunlar gölge gibi peşinizde. Ya da terkinizde! Hem de öyle bir kucaklamış ki sizi arkadan, bırakacağı yok.
Çözüm için tek yol yüzleşmek. Bunun sonunda ya çözersiniz ya da çözülürsünüz. Ama hiç olmazsa problemi bitirmiş olursunuz. Halı kaldırıldığı zaman sizi mahcup edecek bir şeyiniz olmaz. Bu da sizin erdeminiz olur.
Başınız dik, yüzünüz ak olsun.
Dua ile!
11.11.2013

GARİBCE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...