Bu yılın da sonuna geldik. Şükür
olsun.
Arkamızda bir yılın muhasebesi
var. Kâr mı ettik zarar mı? Elbette ki bunu zaman gösterecek ve ama çoğu kez
biz bu sonucu pek bilemeyeceğiz.
Dün yüksek lisanstan bir grup
öğrencimizle sohbet ettik. Fıkıh ve Siyer dersimizde okumalarını mecbur tuttuğum
ve sınıfı geçmeleri için de önkoşul
saydığım kitaplarımız oldu. Hamidullah’ın İslam Peygamberi’nin ikinci cildi de bunların
başında geliyordu.
Okuduklarından emin olmak için
hem kitaplarına bakıyorum, nelerin altını çizip çizmediklerine bakıyorum. Ve okuduklarına
kani olunca da bir hatıra imzası atıyorum.
Bu arada intibalarını soruyorum.
Bir öğrencimiz: “Hocam!” dedi. “Bu
kitabı ben daha önce de okumuştum! Ama bu okumamda daha farklı bir biçimde
yararlandım. Çünkü sizin özellikle cahiliye dönemi ile ilgili anlattıklarınız
sebebiyle bende yeni bir bakış oluşmuştu ve o gözle de okuyunca daha önce fark edemediğim
şeyleri görmem mümkün oldu!”
“İşte bu!”dedim.
Bizim aradığımız tam anlamıyla
işte bu!
Hocalık denilen şey bu. “Falanca
hoca bana çok şey öğretti” demek yerine “Falanca hoca bende yeni ufuklar açtı
ve ben bu sayede daha önce göremediklerimi görür oldum, farkına
varamadıklarımın farkına vardım” diyebilmek asıl hüner olmalı.
Gerçekten de öyle. Garibce
olarak hep iki şeyi vurgulamışızdır: Derinlik ve Ufuk: Derinlik bilgi ile, ufuk
ise görgü ile diye. Ne kadar çok okursanız, ne kadar çok tahsil ederseniz
bilginiz o kadar artar. Ama bununla yetinirseniz mücerret derinleşmenin
ötesinde ufuk kazanamazsınız. Ve bu sizi bilginin girdabına çeker, dünyadan
alır koparır ve bütünü göremez olursunuz.
Ne kadar çok farklı pencereden
bakabilen hocalarınız olursa, ne kadar çok yer gezer ve görürseniz o kadar
ufkunuz geniş olur.
Ben okunması pek de kolay
olmayan bu kitabı mecbur tutarken acaba öğrencilerime haksızlık mı ediyorum,
falan gibi bazen aklımdan düşünceler geçiyordu. Yıllardır bu ders sebebiyle bu
kitabı okuyanların sayısı yüzleri aşmıştır. Şimdiye kadar “Hocam! Bu
kitabı da nereden çıkardın?” Yahut, “Bu
kitabı da niye okuttun?” diyen çıkmadı. Hep buna sebep müteşekkir olduklarını
söylediler.
Dünkü kızımızın ifadesiyle, bu
ders sebebiyle kazanmış olduğu yeni bir ufuk ile bu kitabı yeniden okuma şansını
yakalamış olması ve bunun farkındalığı ise benim tüm kaygılarımı aldı götürdü.
Öğrencilerimize başarılar.
Bu vesile ile Hamidullah
Hocamıza da Allah’tan bir kere daha rahmet dilemiş olalım.
İnsanın geride, okuyanların istifade
ettiği ve yazarına rahmet okumayı üzerine bir borç hissettiği güzel eserler
vermiş olması ne saadet!
Daha güzellerini yazma dileğimiz
olsun!
Dua ile!
30.05.2013
GARİBCE
Bizi böyle ufkumuzu açan hocalarla karşılaştırdığı için Rabbimize sonsuz şükürler olsun...
YanıtlaSil