27 Ağustos 2012 Pazartesi

Bayram Güzeldi


 

Allah bize iki bayram vermiş; Ramazan bayramı ve Kurban bayramı.

Bir ay boyunca oruç tutup arkasından bayram etmek güzel bir şey. Ramazan bize farkında olmasak da çok şey kazandırdı. Fakir fukaramız da bu ayı ve bayramı çok sevdi. Çocuklarımız da keza öyle.

Hele elleri öpülen yaşlılarımız, ziyaret edilen gözleri kapıda  hastalarımız… Onların ki daha da bir güzel olmuştur.

Garibce de en güzel bayramlarından birini geçirdi. Uzun yolculuklarla geçse de büyük haz aldı. Sevindi. Yakınları sevindirdi. Ailesi yanındaydı. Ayrı düşmüşlerle de görüşmüştü.  Serin sularda çimemese de huzur ikliminin saadet pınarlarından kana kana içebilmişti. Allah’tan daha ne istesindi.

Bayramın ilk günü yola çıktığımız için ve cumartesi günü de döndüğümüz için yollar güzeldi. Genelde insanlar kurallara uyuyordu. Zaten kural ihlallerinin çoğu, kuralın hayatı zorlaştırması sonucunda oluyor. Çift şeritli gelişli gidişli yollar için 90 kilometre hız sınırı koyarsanız herkes kuralı ihlal eder. Ama 110 sınırına çıkarırsanız o zaman sadece bir yerlerinden zoru olanlar ihlal eder ve de öyle oluyor.

Gelirken ben yanımızdan hızla geçen birinin ardından dedim ki: Bu araçları satın alırken bu adamlardan aracın kıymeti kadar kuralsızlık parası alacaksın ve ondan sonra sizin için hiçbir kural yok diyeceksin. Adam zaten bütün kuralları ihlal ediyor. Çünkü sahip olduğu gücün güdümünde gidiyor, kendisi o gücü kontrol edebilecek güce sahip olamıyor. Ondan sonra o araçları zapt edebilene aşk olsun! Sen azami hız limiti 120 ile hasbelkader sol şeritte giderken bir anda arkanda biten o türden araçlardan korkudan ne yapacağını bilemiyorsun. Hemen sağa kaçabilmek için şerit de müsait değilse, adamın ödü düşüyor, sanki üzerinize çıkacakmış gibi yüksek bir hızla yaklaşıyor ve selektörlerle de senin ne işin var bu şeritte der gibi canınızı acıtıyor.

Eee, hakkı da var adamların, senin gibi bir GARİBCE’nin ne işi var yolun solunda. Nasıl olsa ulaşacaksın menzili maksuda sonunda. Ya oraya ya buraya.. Mahal yok aceleye.

Hz. Peygamber “İnne’l-münbette lâ ardan kata’a velâ zahran ebkâ” buyuruyor. Bu sözün trafik edebiyatındaki tercümesi “Acele eden ecele gider” demektir. Harfi tercümesi is şöyle “Acele eden ne yol kat edebilir ne de binit bırakır!”

Ve sonunda sağ salim döndük evimize.

Bayram gerçekten güzeldi.

Daha nice bayramlar görmek umuduyla!

Sevgi ve saygı ile!

 

27.08.2012

GARİBCE

1 yorum:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...