4 Eylül 2012 Salı

Aramızda evrimi henüz tamamlayamayanlar var



Latife latif olsa gerek.
Yerinde olunca da tadına doyum olmaz.
Yeri gelmeden zoraki anlatılmaya çalışılan fıkralar, nükteler hiç de hoş olmaz. Ben bu durumu bir şeye benzetiyorum da neyse burada anmayayım. Latif değil çükü.
Vaktiyle İslamiyat toplantılarında değişik fakültelerden hoca arkadaşlar bir araya gelirdik. Bu  toplantılar birkaç defa yapılmıştı. Hem dinlenmiş ve eğlenmiş, hem tanışmış, hem de fikir teatisinde bulunmuştuk. Van’dan Hasence adında bir arkadaş vardı. Bir defasında bir saunada keyf çıkarıyoruz. Arkadaşı da ben daha önceden tanımıyorum. Fakat her nasılsa kendime  de yakın hissediyorum. Arkadaşın göğüsleri ve hatta sırtı neredeyse bir post gibiydi. Ona takılmak istiyordum ama nasıl. Benim vücudum da onunki kadar olmasa da birçoklarına nispetle öyle sayılırdı. Kolumu uzattım, kıllarından tutup çekerek, güya kendimi öne sürerek dedim: “Galiba sen de benim gibi henüz evrimi tamamlayamayanlardan olmalısın”.
Hiç gücenmemiş, üstelik çok hoşuna gitmişti. Bu nükte, birbirimize daha çok yakınlaşmamıza da sebep olmuştu.
Tabii bu tür takılmaların riski, işin patavatsızlık derecesine ulaşmasıdır. Onu da çok iyi beceren dostlarımız olmuştur. Kulakları çınlasın.
Eğer ölçüt bu sayılırsa, kadınlar, geneli itibariyle evrimi daha ileri düzeyde tamamlamış durumda oluyorlar, demektir. İncelikleri, nezaketleri, letafetleri beklide o yüzdendir. Kim bilir?
Not: Bu espri aramızda kalsın, Âdem baba duymasın! Sonra bize sahip çıkmaz da öksüz kalırız.
Ehl-i irfana selam olsun!
04.09.2012
GARİBCE

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...